DUYGUSAL GELİŞİM DOĞAR DOĞMAZ BAŞLAR

Duygusal Gelişim Doğar Doğmaz Başlar

Duygusal Gelişim

Bebeğiniz için duygusal gelişim doğar doğmaz başlar ve bu gelişim süreci bebeğinizi birbirinden farklı birçok evreden geçirir. Doğumundan itibaren inanılmaz bir simülasyona dalar; ışık ve ses, hareket ve dokunuş, tat ve koku… Bu başlıklar altında edineceğiniz bilgiler, bu yeni dünyanın içinde boğulmamanız için size rehberlik edecektir. Bu rehberliğin ilk görevi tüm bu duyusal gelişim süreci karşısında sizi kontrollü ve sakin tutmaktır.

Bebeğinizin duygusal zekasının yerleşimi, doğumunun ilk üç yılında yer alır. Bu, bebeğinizin sahip olacağı milyonlarca günlük etkileşim sayesinde sağlanır. Bu etkileşimler pek tabi siz partneriniz ve bebeğiniz arasında gerçekleşen kucaklaşmalar, gıdıklamalar, gülümsemeler, bakışlarla olacak ve bebeğinizin duygusal zeka oluşumunda ona yardımcı olacaktır. Bu tür etkileşimler sayesinde bebeğiniz karşılaşacağı büyüme, gelişme ve bunların gerçekleşmesine olanak sağlayan en önemli etken olan aile dışındaki dünyaya karşı çok daha iyi hazırlanmış olacaktır.

Bu sebeple siz aileler bebeğinizin duygusal gelişiminde çok büyük etkiye sahipsiniz. Bir bebek, duygusal dengeyi ve kontrolü ebeveynlerinin ihtiyaçlarına verdiği karşılıklar yoluyla oluşturur. Ebeveynin ya da bakıcının bebeğin duygu durumuna uygun tepkiler vermesi, bebeğin sakinliğini ve huzurunu sağlar. Bunun yanında bebek kendi çevresine nasıl tepkiler vereceğini, ebeveynlerinin çevrelerine verdikleri tepkileri izleyerek öğrenir ve kopyalar. Aileyle olan bağlar, bebeğe ve çocuğa diğer tüm ilişkileri anlamada bir model niteliği taşır.

Dönüm noktası

6 ay itibariyle;

  • Etrafındaki yüzleri tanır.
  • Üzüntü ve rahatsızlık karşısında ağlayarak tepki gösterir.
  • Gözlerini, ellerini kısaca vücudunun her yerini görüp anlamlandırmaya çalışan bebek, ayna karşısında kendine gülümser.
  • Diğer bebeklere bakmaktan keyif alır.
  • İsmini tanır.
  • Yüksek sesle güler.

12 ay itibariyle;

  • Ebeveynin yüzüne ve oyuncaklarına karşı açıkça mutluluk tepkisi verir.
  • Aile ve yabancı arasındaki farkı kavrar ve ailesi uzaklaştığında ağlayarak reaksiyon gösterir; “hayır” ve “bana ver” gibi basit etkileşimlere karşılık verir.
  • Bazı hareketlerinizi taklit etmeye başlar (Sallama, telefonla konuşuyor gibi yapma…).

Ebeveyn bebeğe nasıl yardım edebilir?

  • Kucaklayın ve olumlu, uygun dokunuşlar sağlayın.
  • Göz kontağı kurun, gülümseyin, abartılmış mimikler kullanın.
  • Bebeğinizle oyun oynayın.
  • Bazı rutinler oluşturun ve ona tanıtın (Uyku zamanı, yemek zamanı…).
  • Konuşun, onunla şarkılar söyleyin ve bir şeyler okuyun.
  • Yaşadığı duyguları ona ifade edin.
  • Diğer bebeklerle, çocuklarla ve yetişkinlerle karşılaşmasını sağlayın.

Daha büyük bebek ve çocuklar için;

  • Çevrelerini keşfetmeleri için güvenli yerler oluşturun (Onu özgür bırakın fakat hep gözlem altında tutun).
  • Küçük bir bebekken kurduğunuz rutinleri devam ettirmeye çalışın.
  • Diğer çocuklarla oynayın.
  • Belli engeller ve sınırlar koyun, tutarlı olun ve aşmasını bekleyin.
  • Seçim yapması için alternatifler oluşturun ve öğrenmiş olabileceği yeni becerileri uygulamasını sağlayın.
  • Seçenekleri teklif edin. Karar verebilme şansına sahip olması, öfke nöbetlerini azaltır ve fikirlerine değer verdiğinizi ona hissettirir.
  • Şarkılar, çocukların duygularının ifadesinin güvenli ve iyi bir yoludur.
  • Bebeğinizin dokunsal gelişimi için kucaklayın, eğlenin ve gülün.
Yardım için bize ulaşın.